DeAndre Hopkins: Başarıya Uzanan Sancılı Yıllar
Hayat, hepimizin karşısına zorluklar çıkarır Çoğu zaman bizleri yıldırır da. Yalnızca özel insanlar, bu hazin hikayelerden kendine ders çıkarır; onları başarı için yapıtaşı olarak kullanabilir. DeAndre Hopkins’in mükemmel kariyerinin perde arkasında da bu zorluklardan bolca yatıyor.
Dramların İçerisinde Büyümek
Ailesi, Hopkins henüz beş aylıkken geçirdikleri trafik kazası ile bölündü. Ebeveynleri Atlanta’daki ailelerini ziyarete gitmişlerdi. Dönüş yolunda ıslak zeminin azizliğine uğrayan eski model Ford Mustang’leri üç takla attı. Bu kazada 25 yaşındaki baba Steve Harris Hopkins, ağır yaralar alıp hastaneye kaldırıldı. Anne Sabrina Greenlee ise beyin sarsıntısı geçirmişti. Baba S.H Hopkins birkaç gün yoğun bakımda kaldıktan sonra hayatını kaybetti. Ne yazık ki eşini, çocuklarını büyütürken yalnız bıraktı.
Bu olayın ardından DeAndre Hopkins; annesi, üç teyzesi ve kardeşleri ile yaşamaya başladı. Annesi geçimlerini sağlamak için biri otomotiv fabrikasında olmak üzere iki işte birden çalışıyordu. Annesi ile çok güçlü bir ilişkisi olan Hopkins, hayatının en travmatik olayını 2002 yazında, henüz on yaşındayken yaşadı. Anne Greenlee, erkek arkadaşı ile birlikte olduğu gerekçesiyle aynı fabrikada çalışan Savannah Grant ile bir kavgaya tutuştu. Grant, kavga esnasında eline geçirdiği asit çözeltisini Greenlee’nin yüzüne fırlattı. Erkek arkadaşı acı çeken Greenlee’yi en yakın benzinliğe götürüp arabadan indirdi. İstasyon çalışanlarının 911’i araması ile acilen hastaneye kaldırılan anne, komalık oldu.
Görme yetisini yitiren annenin vücudunun %20’ye yakın bir kısmı yanmıştı. Bir ay komada kalan Greenlee, bir de yüzünden deri nakli operasyonu geçirdi. Saldırgan ise 2003’te öldürmeye teşebbüsten 20 yıl hüküm giydi. Henüz 10 yaşında bir çocuğun annesi için yaşadığı endişe ve korku akıl erdirilebilir cinsten değil.
Kolej yıllarını geçirdiği Clemson, Hopkins’in çocukluk hayaliydi. Kendisi gibi “wide receiver” olan dayısı Terry Smith de kolej kariyerini aynı okulda tamamlamıştı. Okul tarihine yakalayış ve kat edilen mesafe istatistiklerinde lider olarak geçen Smith, 1993 yılında Clemson’da sezonun “Tigers MVP” ödülüne layık görülmüştü.
Draft’ta seçilemeyen Smith, kısa süreliğine Colts’un antrenman kadrosunda yer alıp mütevazi bir NFL kariyerine sahip olmuştu. 1997 yılında dayı Smith, boşandığı eşinin evine zorla girdi ve onu bıçaklayarak öldürdü. Olayın devamında evin etrafını saran polislerin uyarılarını reddeden dayı Smith, polislerin açtığı ateş esnasında hayatını kaybetti. Hopkins’in hayatından önemli bir aile ferdi daha eksilmişti.
Hopkins’in idol olarak gördüğü asıl aile bireyi ise kuzeni Javon Austin’di. Austin de eski bir Clemson oyuncusu, parlak bir genç ve başarılı bir sporcuydu. Ancak yaşadığı olumsuzlukların doğurduğu buhran döneminde intihar teşebbüsünde bulunmuştu. Kafasına sıkan Austin kurtulmuştu fakat bu trajedi, ondan bir gözünü almıştı.
Futbol ile Hayata Tutunmak
Bunca olayı art arda yazarken bile insan hüzne boğuluyor. Hayatının ilk periyodunda sevdikleri ile bu denli sınanmak herkesin üstesinden gelebileceği bir durum değil. Böyle bir trajedinin içinde savrulan herhangi bir çocuk kolaylıkla hayata küsebilirdi ama Hopkins bunu yapmadı. Bunu da açıklamalarında, annesinin ona aşıladığı inançlarına borçlu olduğunu sıklıkla dile getiriyor.
Onu hayatta tutan bir diğer etken ise futboldu. İşte kısaca futboldaki serüveni:
Lise seçimini D.W. Daniel adlı okuldan yana yapan Hopkins, burada futbolun yanı sıra basketbol ve atletizmle uğraştı. Bu dönemde oyuncunun hangi yolda istikbal sağlayacağı henüz su yüzüne çıkmamıştı çünkü basketbolda da en az futbol kadar başarılı bir grafik çiziyordu.
Basketbol takımında guard oynayan DeAndre Hopkins, takımda geçirdiği sürede 1.400’den fazla sayı üretti. Son yılında eyalet şampiyonluğu yaşayan Hopkins, konferansında da yılın oyuncusu seçildi. İsteseydi muhtemelen kolejden itibaren dümenini basketbola kırabilirdi. Ancak bu, onun tutkunu olduğu şey değildi.
Futbolda ise lisedeki birçok oyuncu gibi hem defans hem de hücum takımlarının formasını giydi. Bu süreçte 1,200’ü aşkın yarda alan oyuncu bunun yanına 23 touchdown (5’i defans oynarken), 28 interception da ekledi. Bu performans, ona aile kültürü diyebileceğimiz Clemson’ın kapılarını açtı.
Clemson Tigers
Genelde kolejde oyuncular, ilk sezonunu fiziksel gelişim ve yapıya uyum sağlamakla geçirir, yedek oyuncu rolünü üstlenirler. DeAndre Hopkins ise genelgeçer koşulların aksine ikinci maçında ilk 11’e yerleşti. O sezon yard, tutuş ve touchdown alanında ise takımın birincil wide receiver’ı oldu. Aynı yıl Tigers basketbol takımında da 7 maçta boy gösterdi.
İkinci yılı olan 2011 sezonunda takıma eklenen Sammy Watkins ile harika bir uyum yakalayan Hopkins, sezonu yine etkileyici istatistiklerle bitirdi. Bu yılda Clemson, NCAA’in 15 takımla en kalabalık konferansı olan “Atlantik Kıyı Konferansında (ACC)” şampiyonluğuna ulaştı.
NCAA’de üçüncü ve son yılı, Hopkins’in zirve yaptığı yıldı. Önceki iki sezonunda toplam 9 touchdown yapan DeAndre Hopkins, bu sezonda 18 kez red zone’u geçti ve 1.400 yarda aldı. Hopkins yine bu yılda okulun bir çeyrekte en çok touchdown (3), üst üste 3 maç 100 yarda alma gibi rekorlarını kırdı ve ACC tarihinin en görkemli sezonlarından birini geçirdi. Sezon sonunda da ACC’de yılın takımına seçildi. Kolejde 4. sezonunu oynamama kararı alan oyuncu, Draft’a katılacağını deklare etti.
DeAndre Hopkins 2013 NFL Draft’ında 1. tur 27. sıradan Houston Texans tarafından seçildi.
Göz Alıcı NFL Kariyeri
Hopkins’in Texans’ta geçirdiği ilk yıl olan 2013, takım için kayıp bir sezon olarak tarihe geçti. Texans’ın 2-14 derece ile bitirdiği sezonun sonunda koç Gary Kubiak’ın görevine son verildi. Halihazırda bir sistemi bulunmayan Texans’ta iyi fırsatlar elde eden oyuncu, o sezon iyi bir performans sergileyerek Yılın Çaylak Takımına seçildi.
2014 sezonunda takımın başına, daha sonra oyuncu ile sıkıntılar yaşayacak olan Bill O’Brien geldi. O sezon birincil wide receiver görevini DeAndre Hopkins üstlendi. Texans, önceki sezonun aksine daha güçlü ve dengeli bir görüntü çizdi; sezonu 9-7’lik dereceleri ile AFC Güney grubunda ikinci bitirdi. Fakat wild-card’a kalmayı başaramadı. Hopkins, bu sezonda 16 maçta da boy gösterirken 1,210 yarda almayı başardı.
2015, Hopkins’in NFL’de çıkış yaptığı sezon oldu. Texans AFC Güney’i 9-7 ile lider bitirdi ve wild card’a kaldı. Ancak burada Chiefs’e karşı 30-0’lık bir hezimete uğradılar. DeAndre Hopkins, bu sezonda ilk kez Pro Bowl ve All Pro takımlarına seçilirken sene sonu wide receiver güç sıralamasında Antonio Brown ve Julio Jones’un ardından üçüncü seçildi. Bu, isminin artık pozisyonunda elit oyuncular arasında zikredildiğine güçlü bir işaretti. Ayrıca oyuncu, bu sezonda Texans’ın bir sezonda en çok touchdown yapan (10) oyuncusu unvanını aldı.
2016 sezonu DeAndre Hopkins için olaylı başladı. Yeni kontrat talep eden oyuncu, takımın sezon başı kampına katılmadı. O sezon, quarterback Brock Osweiler’ın vasat performansı Hopkins’i ciddi anlamda olumsuz etkiledi. Ancak Texans güçlü defansı sayesinde AFC Güney’i 9-7 derecesi ile yine lider tamamladı. Play-off’larda daha sonra şampiyon olacak olan Patriots’a kaybettiler. Hopkins, o sezon çaylak yılından beri en düşük istatistiklerini tutturdu.
2017 sezonu Texans adına bir çöküş oldu. Takım, o yıl draft ettikleri Deshaun Watson’un gelişimine odaklandı. Sezon Texans için 4-12’lik derece ile noktalandı. Bu sezonun başında ise Hopkins’in kontrat isteği yerine getirildi ve oyuncu 49’u garanti olmak üzere, 5 yıl 81 milyon Dolarlık sözleşmeyi aldı. Oyuncu o sezon; 96 tutuş, 1,378 yarda alırken 13 touchdown ile ligde bu istatistiğin lideri oldu. Pro Bowl ve All Pro seçilen oyuncu, o sezon NFL top 100 listesinde 13. sırayı aldı.
2018 Texans’ın tekrar çıkışa geçtiği yıl oldu. Yatırım yaptıkları Deshaun Watson’ın gösterdiği gelişim, elit savunmaları ve “The Nuk” DeAndre Hopkins’in etkili performansı ile AFC Güney’i 11-5’lik derece ile kazanarak play-off’lara uzandılar. Ancak yine bir üst turu göremeden ilk turda Colts’a elendiler. O sezon Hopkins yine duble yaparak hem Pro Bowl hem de All-Pro takımlarına seçildi.
2019, DeAndre Hopkins’in geleceğinin belirleneceği yıldı. Bir sezonluk istisna hariç play-off’u standart haline getiren takım, 10-6’lık derecesi ile wild-card’ta Chiefs ile eşleşti. Bu maç, tüm Texans organizasyonun sorgulanmasına yol açacaktı. Texans rakibi önünde 24-0 gibi önemli bir avantaja sahipti ve çok büyük bir sürprize imza atmak üzereydi ama Chiefs, Patrick Mahomes önderliğinde destansı bir geri dönüşe imza attı. Maç Chiefs lehine 51-31 sonuçlandı. Texans yıkılmıştı. Chiefs ise sezonun devamında şampiyonluk ipini göğüsledi. Bu durum şu soruyu ortaya çıkardı: Eğer Texans farkı koruyabilseydi şampiyonluğa uzanabilir miydi?
2020 sezonunun başında Texans gemileri yaktı. Bill O’Brien takımın revize edilmesini istedi ve Hopkins’i gözden çıkardı. Bu çok tartışmaya yol açan bir durumken yapılan takas, durumu çok daha vahim hale getirdi. Hopkins’in Cardinals’ın yolunu tuttuğu takasta Texans buna karşılık olarak David Johnson’ı kadrosuna ekledi. Ayrıca Cardinals’ın 2020 2. tur, 2021 4. tur draft haklarını elde ettiler. Bu takas NFL tarihine en kötü takaslardan biri olarak geçti. Koç O’Brien’in için de sonun başlangıcı oldu.
DeAndre Hopkins ise ihanete uğramış, dolaylı yoldan değersiz olduğu ima edilmişti. Cardinals kariyeri onun için bir cevap verme fırsatı, bir meydan okuma olacaktı. Nitekim bu fırsatı layığı ile kullandığını rahatlıkla söyleyebiliriz. Cardinals’ın genç quarterback oyuncusu Kyler Murray ile iyi bir kimya yakalayan Hopkins, takımın önceki sezon 5-10-1’lik derecesini 8-8’e yükseltmesine yardımcı oldu. Takımın DeAndre Hopkins eklemesinden sonra çizdiği profilin gelecek vadetmesi, Cardinals’ı serbest oyuncu pazarında bir cazibe merkezi haline getirdi. Bu durumdan faydalanan Cardinals takıma JJ Watt, A.J Green, James Conner, Malcom Butler gibi önemli isimleri kattı. Şuanki kadrosu ile Cardinals, şampiyonluk için plase bir aday olarak karşımıza çıkıyor.
Umarız DeAndre Hopkins, bunca zorluğa göğüs gererek özenle inşa ettiği kariyerinde bir gün Lombardi kupasını kucaklar.
DAandre Hopkins’in hikayesine Queen’in “Show Must Go On” şarkısından şu sözler ile veda etmek istiyorum:
“Bir tebessümle yüzleşeceğim ve şovumda asla pes etmeyeceğim”