10 – Grand Slam
Eğer Formula 1 yarışlarını izliyorsanız, sıkça “Grand Prix” (Büyük ödül) tabirini duymuşsunuzdur ancak “Grand Slam” tabirini ilk defa duyuyor olabilirsiniz. Eğer bir pilot bir yarış hafta sonunda, yarışa pole pozisyonundan başlayıp tüm yarışı lider götürür ve yarışı en hızlı tur ile kazanırsa, Grand Slam yapmış olur.
Formula 1’de bugüne kadar sadece 25 pilot “Grand Slam” yapabilmiştir.
En çok Grand Slam yapan beş Formula 1 pilotu ise:
1)-Jim Clark-8 Grand Slam
2)-Lewis Hamilton-6 Grand Slam
3)-Alberto Ascari-5 Grand
4)-Michael Schumacher- 5 Grand Slam 5)- Sebastian Vettel- 4 Grand Slam
9- Araçların Maliyeti
Formula 1 hem izleyenler hem de takımlar için pahalı bir spordur. Formula 1’de 10 takım olmasının sebebi az ilginin değil maliyetlerin yüksek olmasıdır. Eğer Formula 1’e katılmak istiyorsanız milyon dolarlarınızı elden çıkarmanız gerekebilir. Bu kadar pahalı bir spor dalında araçların maliyetlerinin uygun olması da beklenemezdi.
Bir Formula 1 aracının takımlara ortalama maliyeti 9.4 milyon $’dır. Bu temel maliyet yıl içinde motor ve parça değişimleri, yarış kazaları sonucunda oluşan hasar maliyetleri ve yeni güncellemeler ile yıl sonunda ortalama 320 milyon $ seviyelerine çıkabilmektedir. Bu maliyetin sadece araçlar için olduğunu düşünürsek Formula 1’in ne kadar pahalı bir spor olduğunu anlayabiliriz.
8- Formula 1 Sürücüleri Yarış Sırasında Su İçer
Formula 1, dayanıklılık ve sabır gerektiren bir spordur. Yarışlarda pilotlar kokpitten gelen yoğun sıcaklık nedeniyle 3 litreye yakın sıvı kaybına uğrar. İnsan yaşamı için hayati bir bileşen olan su, yarış pilotları için hayati bir değere sahiptir. Pilotların sıvı kaybına karşı koyabilmesi için takımlar pilot kasklarına 1.5 litrelik su torbaları koyarlar. Pilotlar yarış esnasında direksiyonlarında su içmek için atanan bir düğmeye basarak mevcut suyu içebilirler.
7- Halo 5 Ton Darbeye Dayanabilir
2018 yılında Formula 1’e giren ve büyük tartışmalara sebep olan Halo güvenlik sistemi 5 tonluk darbeye kadar büyüklükte olan darbeler karşısında pilotların hayatını koruyabilmektedir. Takımların halo sistemleri FIA (Uluslararası Otomobil Federasyonu) tarafından çeşitli testlerden geçmek zorundadır. Takımların halo sistemleri FIA’nın testlerinden başarıyla geçtiği takdirde takımlar yarışlara katılabilmektedir. Yakın bir örnek vermek gerekirse geçtiğimiz Imola yarışında Valtteri Bottas ve George Russell’ın arasında gerçekleşen kazada halo, Valtteri Bottas’ın hayatını kurtarmıştır.
6-En Erken Ceza Rekoru
Formula 1’deki en erken cezayı alan kişi cezayı, kariyerinin ilk test seansına çıkmak için geçtiği pit yolunda almıştır. Yanlış duymadınız, Sebastian Vettel bu cezayı 2006 yılında İstanbul’da kariyerinde ilk defa bir Formula 1 arabasıyla turlamak için piste çıkarken geçtiği pit yolunda hız sınırlarına uymadığı için almıştır. Bu ihmal zamanın genç yeteneğine 1000 Euro’ya mâl olmuştur.
5- Babadan Oğula Dünya Şampiyonları
Formula 1’de de diğer spor ve meslek dallarında olduğu gibi oğulların babalarının izinden gittiğini görmek mümkündür. Formula 1’de babalarından başarılı olan pilotlar, hatta babaları gibi dünya şampiyonluğunu kazanmayı başaran pilotlar vardır. Formula 1’de babalar gibi oğulların da dünya şampiyonluğu kazanabildiği iki tane baba oğul ikilisi vardır.
Graham Hill (1962, 1968)- Damon Hill (1996)
Keke Rosberg(1982)- Nico Rosberg(2016)
4-Formula 1’de 1950’den Beri Değişmeyen Tek Şey
Scuderia Ferrari’dir. Formula 1’in açılış sezonu olan 1950’den beri varlığını sürdürebilen tek takımdır. Formula 1’in ilk sezonundan günümüze kadar onlarca takım değişti, sistemler değişti, araçlar değişti, takvimler değişti, takımlar spordan çekildi veya değiştiler ancak İtalyan takım dibi görse dahi her zaman varlığını sürdürmeye devam etti. Günümüzde üstün rekorlar kırarak spora damga vuran Mercedes takımı bile 1950’de yoktu. Bu yüzden Scuderia Ferrari takımı, tartışmasız F1 tarihinin en köklü takımıdır. Formula 1, Ferrari’yi kaybederse, kalbini kaybeden bir insan gibi olur.
3-Foto – Finiş Galibiyeti
Peter Gethin,1971’deki Monza Grand Prix’ini rakibi Ronnie Peterson’un sadece 0.01 saniye önünde yarışı bitirerek, Formula 1’in birbirine en yakın sonucuna imza atmıştır. Beşinci ile lider arasında sadece 0.61 saniyelik fark ile biten yarışı, François Cevert üçüncü, Mike Hailwood dördüncü ve Howden Ganley beşinci bitirmiştir.
2- 6 Arabalı Start
2005 yılında Indianapolis’te düzenlenen ABD Grand Prix’si Formula 1 tarihinde bir kara lekedir. Cuma günü yapılan antrenman seansı esnasında Ralf Schumacher, pistin 13. virajında aracının sol arka lastiğinin patlaması sebebiyle ağır bir kaza geçirdi. Kaza nedeniyle yarışamayacak duruma gelen Ralf’in yerine Ricardo Zonta getirildi lakin o da yarış hafta sonunun devamında yaşanacaklardan dolayı yarışma şansı bulamayacaktı. Pistin 13. virajı yüksek hızlı, içe doğru eğimli ve aynı zamanda normal virajlara göre lastiklere daha fazla yük bindiren bir virajdı. 2006 yılında iki tane lastik üreticisi vardı: Bridgestone ve Michelin. 13. virajda dönemin lastik üreticisi Michelin’in lastikleri virajın lastiklere yüklediği yükü kaldıramıyor ve patlıyordu. Michelin, İspanya’da denenen yarış lastikleri dışında lastik setleri getirse de onlar da virajın gazabından kaçamamıştı. Michelin yetkilileri lastiklerinin 13. virajda patlama sebebini tespit edemediklerini ve Michelin lastiği kullanan araçların eğer 13. virajda yavaşlamazlarsa lastiklerinin patlamayacağını garanti edemeyeceklerini dönemin yarış direktörü Charlie Whiting’e bildirdiler. Takımlar tarafından gelen 13. viraja bir şikan koyma teklifi, Bridgestone lastikleri kullanan takımlara haksızlık edileceği düşünüldüğü için reddedilmişti. Michelin yetkilileri yaptıkları ikinci açıklamada eğer virajda değişiklik yapılmazsa, kendi lastiklerini kullanan takımların sıralamalarda kullandıkları lastiklerle yarışmalarına izin veremeyeceklerini açıkladılar. Yapılan bu açıklamaya yanıt veren Whiting, virajda asla değişiklik yapılmayacağını ve Michelin lastikleri kullanan takımlarında virajda yavaş gitmelerini önerdi. Yarış günü yapılan toplantıda iki tarafta uzlaşamadı ve Bernie Ecclestone açıklama yaparak Todt’un şikanı kabul etmediğini ve sorunun FIA ve Michelin arasında olduğunu ifade ettiğini, FIA başkanı Mosley’in de eğer virajda değişiklik yapılmasında uzlaşılamıyorsa pilotları güvenliği için yarışı iptal edebileceğini söylediğini söyledi. Yapılan açıklamalar üzerine Ferrari dışındaki diğer takım patronları eğer FIA’nın sporun iyiliği için bir karar almaması durumunda yarışmayacaklarını belirtti. Bir türlü uzlaşamayan Michelin kullanıcısı takım patronları, araçların gride dizilmeleri ve formasyon turundan sonra pite dönerek yarışı bırakmaları yönünde aralarında gizlice anlaştılar ancak Jordan takımı yarışmak için ısrarcıydı ve Minardi tarafı da eğer siz yarışırsanız biz de yarışırız diye Jordan takımıyla gizli bir anlaşma yaptı. Yarışın başlangıcında tüm araçlar prosedüre uygun bir şekilde gridde formasyon turuna katıldı. 13. virajdan sonra Michelin kullanan tüm araçlar grid yerine pit alanına yöneldiler. Pistte sadece altı araç kalmıştı ve bunlar da Bridgestone kullanan Ferrari, Jordan ve Minardi’nin araçlarıydı.
1- Bir Yarış 3 Pole
1997 Sezonunda şampiyonluk için mücadele veren Jaques Villeneuve ve Michael Schumacher, şampiyonluk mücadelesini son yarışa kadar taşımayı başarmıştı. Sezonun son yarışı Jerez’de yapıldı. Jerez’deki yarış hafta sonunda yaşananlar bambaşkaydı. Schumacher’in takım arkadaşı Eddie Irvine’nın antrenman seanslarında sürekli Williams pilotu Jaques Villeneuve’nin önünde durması ve onu çoğu zaman engellemesi Jaques Villeneuve’yi epeyce sinirlendirdi ve Villeneuve ile Irvine arasında yaşanan sürtüşme ortamı daha da gerdi. Oldukça gergin ve stresli bir ortamda atılan sıralama turlarında Jacques Villeneuve, Michael Schumacher ve Heinz-Harald Frentzen ardı ardına 1:21.072 tur zamanlarını yapmıştır. Hatta çoğu insan Charlie Whiting’in heyecanı artırmak için tur zamanlarıyla oynadığını iddia etmektedir. Villeneuve en hızlı süreyi ilk atan kişi olduğu için pole pozisyonundan başlayan pilot olmuştur.
Aral Akif ERZİN
