Geçen seneki Bubble’da oynadığı bütün sıralama maçlarını kazanan Devin Booker önderliğindeki Phoenix Suns, bu sezon play-off’un en büyük adaylarından biri olacağının sinyallerini vermişti. Draft edildiği 2015 senesinden bu yıla kadar play-off’ta boy gösteremeyen Booker’ın Suns yönetimine bu durumdan rahatsız olduğunu belirtiği haberleri de medyada yayılmaya başlamıştı zaten.
Bubble maçlarından önce bir NBA taraftarına Phoenix Suns’ın oynadığı 8 maçın 8’ini de kazanacağını söyleseniz pek de inandırıcı gelmezdi. Ancak Suns, herkesi şoke eden bir performansla tek bir maç dahi kaybetmedi. Bu senenin takas döneminde Ricky Rubio yerine Chris Paul’u getiren Suns yönetimi, çoğu insana göre play-off için eksik olan parçayı tamamlamıştı. Hem genç oyunculara yapacağı mentorlukla hem de kazanma alışkanlığıyla takıma liderlik edecek olan CP3, Devin Booker’ın vasat oynadığı maçlarda bile tek başına maç alabilecek bir oyuncuydu. Nitekim sezonun ilk 6 maçında Devin Booker, 19 sayı ve 5.3 top kaybı ortalamalarıyla geçen sezonların çok gerisinde kaldı. Fakat Phoenix Suns, takım olarak performansından hiçbir şey kaybetmedi, hatta beklentilerin üzerine çıktı diyebiliriz.
NBA’de sürpriz takımları iyi takımlardan ayıran kavram, “istikrar.” İstikrar denince de takım içi liderinizin tecrübesi çok önemli bir etken. Chris Paul liderliğindeki takımlar genel olarak sezon boyu çizgilerini korurlar. Bu sene de yakaladıkları çizgiden hiç düşmediler. Geçen sezon Oklahoma City Thunder’a liderlik eden ve play-off için %0.2 şans verilen takıma play-off oynatan Paul, Phoenix Suns’ta geçen sene Oklahoma ile geçmeyi başaramadığı Konferans Yarı Finallerini bile geçebilir. Ancak Devin Booker’ın göstereceği performansın da Suns için belirleyici bir etken olacağı su götürmez bir gerçek.
Özetleyecek olursak, Phoenix Suns sezona iyi başlayan ve standartları geçen senelere göre çok daha yüksek olan bir takım. Sezon genelinde bu standartları korumayı da başardılar. Yaklaşan play-off maçlarında Phoenix Suns’ın nereye kadar gidebileceği büyük merak konusu; fakat şunu kesin olarak söyleyebiliriz ki kimsenin eşleşmek istemeyeceği bir takım haline geldiler. Şahsi fikrim ise, en az yarı final yapacakları yönünde. Hatta eşleşme konusunda biraz da şanslı olurlarsa Konferans Finali onlar için işten bile değil.
