Futbolun ne kadar değişken bir oyun olduğunu bize tekrardan hatırlatan eşleşmenin ilk maçının ardından iki takım da enteresan lig maçları oynadı. 19 maçta sadece 1 kez yenilen M.City, evinde Leeds United’a kaybetti. Dortmund ise ilk yarısını 1-0 geride kapattığı Stuttgart deplasmanından 3-2 galibiyetle ayrıldı. Eşleşmenin ikinci maçına bakmadan önce ilk maçta neler olmuştu hatırlayalım.
Oyun Gücü ve Skor
Guardiola maça bu sezon sık sık kullandığı ”santrforsuz” düzenle çıktı. En uçta oynayan Bernardo Silva’nın sürekli derine geldiği, stoperlerin onu takip etmesi halinde boşalan alana İlkay, Foden gibi oyuncuları sokmayı hedefleyen City’ye bu fırsatı Dortmund vermedi. City oyunu sete çevirdiğinde derine gelen Silva ile stoperlerini çıkarmayan Terzic, orta sahada da Bellingham ve Dahoud’la, İlkay-De Bruyne ikilisini bire bir oynattı. Riyad Mahrez’in taç çizgisine kadar açılıp top aldığı pozisyonlarda bek oyuncusu ve stoper arasında oluşan boşluğu da bu oyuncular kapattı. Dortmund savunma açısından iyi hazırlandığını ve aldığı özel önlemlerle City’ye epey sorun çıkaracağını gösterdi. Topu kazandığında hızlı ve dikine paslarla rakip kaleye gitmeyi hedefleyen Dortmund, kendi silahıyla vuruldu. 19. dakika Emre Can’ın orta sahada çok basit bir pas hatasıyla kaybettiği top, De Bruyne’nin son vuruşuyla M.City’yi öne geçirdi. Golden sonra savunma disiplininden vazgeçmeyen fakat hücuma geçtiğinde özellikle Knauff’un etkisizliği ve Haaland’ın kaleden uzak topla buluşmak zorunda kalması Dortmund’un skoru eşitlemesinin önüne geçti.
İkinci yarının 58. dakikaya kadar olan bölümünde Dortmund istediklerini daha fazla yapan taraftı. Orta sahada baskı görmeyen Dahoud güzel bir pasla Haaland’ı pozisyona soktu fakat dengesini kaybeden ve istediği vuruşu yapamayan Haaland’ın şutunu Ederson çıkardı. Bu bölümde pres ve temasın azaldığını gören Guardiola etkisiz bir gün geçiren Silva yerine Gabriel Jesus’u oyuna sürdü. Jesus’un stoperleri sürekli rahatsız etmesi ve pres yaparken takım arkadaşlarını uyandırması oyunun tekrar City’nin kontrolüne geçmesini sağladı. 70 ve 80. dakikalar arasında tamamen rakip yarı sahaya oyunu yıkan City, Foden’la biri çok net olmak üzere iki pozisyona girdi. M.City bu süre içerisinde kaybettiği topları hemen kazandı ve hücum sürekliliği yakaladı. Dortmund kazandığı topları iyi değerlendiremeyip, rakip oyuncuları hiç geri koşturamadı ve oyunu soğutamadı. 81. dakika da baskıyı kırmak için iki değişiklik yapan Terzic, Foden’ın iyice yorduğu ve etkisizleştirdiği Morey yerine Meunier’i soktu. Orta sahada oyun kurarken Emre Can’ın hiç varlık gösterememesinden dolayı ekstra yorulan Dahoud’u çıkarıp Delaney’i soktu. Bu değişiklikler saha içinde ekstra şeyler vermese de City’nin akın sürekliliğini bozdu ve temposunu kaybettirdi. Oyun temposunu kaybeden City, 70. dakikadan beri ilk kez yaptığı baskı da top kazanamadı ve 3 pas sonunda kalesinde golü gördü. Walker’ın önde yakalanması, Haaland’ın tek dokunuşla verdiği pası ve Reus’un vuruşu Dortmund’a kötü oynadığı bölümde beraberlik golünü getirdi. Dortmund golden sonra tamamen geri yaslandı ve orta sahadaki pres gücü azaldı. De Bruyne’nin maçta belki de ilk kez sağ iç koridorda pres görmediği anda uzak direğe attığı inanılmaz pas sonucunda iki gol kaçıran Foden üçüncü pozisyonunda golü yaptı ve maçı M.City’ye kazandırdı.
İkinci Maçta Yıldızların Savaşı
Hafta sonu ligde iki takımda zor maçlar oynadı. Dortmund Şampiyonlar Ligi potasından 7 puan uzakta, bu yüzden takımı dinlendirme fırsatı bulamadı. M.City maçında iyi performans göstermeyen Knauff ve Emre Can dışında aynı oyuncularla sahaya çıkardı takımını Terzic. Guardiola ise epey rotasyon yapma fırsatı buldu puan farkından dolayı. Bu maçta Fernandinho’nun artık City kariyerinin sonuna gelindiğinin göstergeleri de mevcuttu. İkinci maçta ufak olsa da bir avantajı mevcut City’nin. Dortmund’un eğer turu istiyorsa Haaland ve Reus’un yanına hücumda etki yaratabilecek birine ihtiyacı var. Sancho’nun durumunun belirsizliğini koruması Terzic’in takımı 3-5-2 sahaya çıkarma ihtimalini güçlendiriyor. Reus ve Haaland’ın en önde olduğu, Reus’un serbest oyuncu rolünde kullanıldığı bir 3-5-2 görebiliriz. Knauff’un hafta sonu galibiyeti getiren golü atması onu bu maçta ilk 11 planı yaparsa ilk maça benzer bir oyun görebiliriz. Guardiola’nın takımının ne oynayacağı ufak detaylar dışında genelde belli. Oyunu dikte etmeye çalışacaktır fakat Terzic tur istiyorsa Guardiolayı şaşırtmak zorunda. Haaland ve Reus’un performansı Dortmund için en belirleyici unsur. Her ne kadar çok zor olsa da ilk maçta olduğu gibi ilk 70 dakikadaki savunma konsantrasyonunu gösterirse ve hücumda Reus-Haaland dışında bir isim daha katkı verirse Guardiola’nın bir kez daha ŞL’den vedasına şahit olabiliriz. Güzel ve çekişmeli bir maç bizleri bekliyor.
Furkan Karasu
