Sevilla’da oynanan UEFA Avrupa Ligi Finali’nde kupayı müzesine götüren taraf, Eintracht Frankfurt oldu. Frankfurt, kupaya namağlup uzanarak aralarında temsilcimiz Galatasaray’ın da bulunduğu listeye 9.sıradan girdi. Frankfurt’un final yolculuğunda, lider bitirdiği grubundan sonra sırasıyla; Real Betis, Barcelona ve West Ham’ı devirdiğini de belirtmek lazım.
Tabi ki kazanandan başladık ancak bundan tam 10 yıl önce ekonomik nedenlerden dolayı 4.lige düşürülen Glasgow Rangers’ın da bu yolculukta Dortmund, Kızılyıldız, Braga ve Leipzig’i eleyerek elde ettiği 2.lik belki de şampiyonluk kadar değerli. Dibe batmış bir efsanenin dirilmesine şahit olmak futbolseverler için oldukça keyifli.
Maç boyunca kontrolü elinde bulunduran takım Frankfurt oldu. Rangers’ın 4-3-3’üne karşılık çıktıkları 3’lü savunma, top rakipteyken 5’liye çok başarılı döndü ve oyunu olabildiğince merkeze hapsederek Rangers’a ne kontra ne de set oyununda fazla fırsat vermedi. Oyunu sürekli kanatlara doğru genişletmeye çalışan Rangers’ a karşı oldukça dar bir yapı kullanan Frankfurt, rakibi zaman zaman 5-3-2, oyunun belli bölümlerinde ise 5-4-1 şeklinde karşıladı. 5-4-1’de rakip orta sahasına kurdukları sayısal üstünlükle her rakibi 2 oyuncunun marke ettiğini ve Rangers orta sahalarının etkin şekilde top alıp kullanmalarının önüne geçtiklerini gördük. Rakibi önde karşılasalar da oyunun genelinde çok fazla prese başvurmadılar ve bu şekilde Rangers’ın bu sezon 18 gol 16 asistle oynayan sağ beki Henry Tavernier gibi hücum silahları maç boyu Frankfurt defansının arkasına sızamadı ve tehlike yaratamadılar.
Frankfurt ikinci yarıya çok baskılı başladı ancak Tuta ve Sow’un ortaklaşa hatalarıyla doğan pozisyonda Rangers 57’de Aribo ile 1-0 öne geçti. Kendini kısa sürede toparlayan Frankfurt, 59’da penaltı itirazları da doğuran bir pozisyonla baskıyı tekrar arttırdı, 67’de Kamada net bir şansı harcadı ve en sonunda savunmanın uyuduğu pozisyonda 69’da Borre ile eşitliği yakaladı. Kalan dakikalarda başka gol sesi çıkmayınca karşılaşma uzatmaya gitti. Uzatmaların özellikle son 10 dakikasını daha iyi oynayan ve 118’de müthiş bir şans kaçıran Rangers da eşitliği bozamayınca seri penaltılara gidildi. Oyuna sadece penaltılar için (117’) dahil olan Aaron Ramsey’in kaçırdığı penaltıyla Frankfurt kupayı alan taraf oldu. Seri penaltıları düşünerek oyuna “soğuk” oyuncuların girmesinin yanlış olduğunu düşünüyorum ve dün gece Rangers’ın bunun bedelini şampiyonluğu kaybederek ödediğini söylemek yanlış olmayabilir.
Editör Notu
Ligde pek iyi bir performans gösteremeyen ve Bundesliga’yı 11.sırada bitiren Frankfurt, Avrupa Ligi’ni kazanması sayesinde gelecek sezon Şampiyonlar Ligi’ne katılacak. Gözümüze çarpan bir diğer ayrıntı ise, Fenerbahçe’yi iki maçta da mağlup edemeyen Frankfurt, kupayı alabiliyorsa neden biz alamayalım? Şapkayı önümüze koyma vakti…
Berkay Atacan
