Kartal Ağır Yaralı! | Beşiktaş-Karagümrük Maç İncelemesi
Lider Beşiktaş, 3-1 yenildiği Galatasaray derbisinin ardından yaraları sarmak ve şampiyonluk yolunda bir adım daha atmak için oynadığı futbol ile göz dolduran Karagümrük’ü Dolmabahçe’de konuk etti. Özellikle genç teknik adam Francesco Farioli’nin göreve gelmesi ile oynadıkları pas oyunu, maç öncesinde baktığımızda siyah-beyazlılara sorun çıkarabilecek kalitedeydi.
Baskı Var Sonuç Yok!
Ev sahibi, mücadeleye beklendiği gibi rakip sahaya yerleşerek yaptığı paslar ile savunmayı aşmaya çalışarak ve kaybedilen toplar sonrası önde agresif bir baskı kurarak başladı. Konuk Karagümrük ise rakibini ikinci bölgede çok kişiyle temaslı bir biçimde karşılayıp kazandığı toplarla doğru pas bağlantılarını kullanarak baskıdan çıkmayı hedefliyordu. Beşiktaş’ta cezalı Atiba’nın yokluğu daha ilk dakikalardan hissedilmeye başlamıştı. Onun attığı forvet koşuları olmadan bu savunma hattının dengesini bozmak giderek zorlaştı. Larin’in de topla sırtı dönük buluşmalarda pek maharetli olmayışı, oyunun Josef-N’Koudou-Ljajic üçgenine sıkışmasına neden oldu. Rakip çıkarken çalınan toplar da doğru değerlendirilmedikçe Karagümrük savunması, giderek daha dirençli ve sert bir hal aldı. Çalınan çalınmayan her düdük, hem tansiyonu hem de temasların sertliğini giderek arttırdı. Bu dakikalarda geçiş fırsatı yakalayan Beşiktaş’ta Ljajic penaltı beklentilerinin de olduğu bir pozisyonda kolunun üstüne düşerek sakatlandı. O ana kadar belki de siyah-beyazlıların en etkili ismi 38’de yerini “hayalet” Mensah’a bıraktı. Devrenin sonu yaklaşırken savunma arkasına gönderilen topta Balkovec’in asistinde Bertolacci sahneye çıktı ve Karagümrük, ilk isabetli şutunda golü bulmayı başardı. Golden kısa bir süre sonra çok benzer bir pozisyonda Borini’nin şutunu çıkartan Welinton, takımını adeta maçta tuttu. Gerilen sinirlerin ve endişenin arasında Rosier’in ortasında Larin golle burun buruna kaldı ancak topu kaleci Viviano’ya nişanlayınca devre 1-0’lık Karagümrük üstünlüğüyle noktalandı.
Alınan Riskler Pahalıya Mal Oldu!
İkinci yarıda Sergen Yalçın, takımını tam saha baskı ile oyuna sürdü. Rakibin kontra silahlarını önlemek için bekler bir adım daha geride pozisyon alırken Vida ve Josef, zaman zaman rakip ceza sahasına kadar baskıya geliyor, top kazanılınca ileride kalıp gol arıyorlardı. Beşiktaş, artık rakip kaleyi abluka altına almıştı. “Şuursuzca” yapılan baskı ile rakibi hataya zorlamaya çalışıyorlardı ki bunu başarmak çok zaman almadı. Vida’nın çaldığı topta Larin’in pasında topu ağlarla buluşturan isim Rachid Ghezzal’di. 54.dakikada gelen bu golün ardından artık baskının daha geriden başlayacağını düşünürken Beşiktaş adeta sersemlemiş rakibine son yumruğu indirmek için geliyordu. Belki de bu anlarda yorgun rakibi son raunda kadar sürüklemek daha mantıklı bir seçenek olabilirdi. Hele ki en yakın rakibi yeniliyor, diğer rakibi aradaki averajı indirmek için çalışıyorken. 77’de Mensah, belki de haftalar sonra ilk katkısını vererek rakibini on kişi bırakmayı başardı ancak Sergen Yalçın, baskıdan hala ödün vermiyordu. Yoğun fikstürde, derbinin ardından yüksek tempoda oynanan bu mücadelede tam saha baskının bir bedeli olacaktı elbet. İlk devrenin sonunda kaçırdığı pozisyonla Beşiktaş’ı ayakta tutan Borini, 80’de maçı bitirmek için yeniden sahnedeydi. 2-1’in ardından doldur boşaltlar ve duran toplardan yararlanamayan Kara kartal, büyük bir fırsatı teperek son haftaya Galatasaray ile puan puana ve yalnızca 2 averaj önünde girecek.
İlkay Aslan