Büyük Risk | Fenerbahçe – Gaziantep FK
Emre Belözoğlu’nun başından geçen 2 maç Erol Bulut’un oyunundan çok uzak değildi. Yeni Malatya
deplasmanında farklı olarak görebileceğimiz oyun, kanatları Caner-Ozan-Valencia, Gökhan-İrfan-Osayi
üçgenleriyle atak organizasyonları üretmesiydi. Baktı ki kanat oyuncularıyla bu pas organizasyonunu
gerçekleştiremiyor radikal bir değişiklik yaparak Gaziantep maçına 5 merkez orta saha oyuncusuyla
çıktı. Ve nihayet enerjik, istekli, bol pozisyon bulan bir Fenerbahçe ile karşılaştık. Malatya maçındaki
üçgenleri daha kaliteli ayaklara bırakarak pas trafiğini gerçekleştirdi. Sosa, Mert Hakan ve Pelkas’ın
neden ilk 11’de olmasını gösteren bir oyundu bu.
Bu oyunun getirilerine bakarak diyebiliriz önceki maçlara oranla ki ceza sahasında daha fazla oyuncu
gördük. Böylelikle kenar ortaları daha tehlikeli bir hal aldı. İkinci gol de böyle geldi.
Anlamakta güçlük çektiğim birkaç Emre Hoca değişikliği vardı bu maçta. İkinci golü bulduktan hemen
sonra Cisse ve Sinan Gümüş’ü oyuna aldı. Eğer ki kontradan üçüncü golü bulmak istersen kesin
alınması gereken tek oyuncu var: Osayi-Samuel. Eyvallah, beni yanılttı ve Sinan kontradan golü buldu.
Skoru tutmak istiyorsan niye direkt Gustavo’yu almadın? Bunu sorgulamamız gerekiyor.
Peki Fenerbahçe neden 34. haftada kendini henüz buldu? Bunda 2 temel faktörün olduğunu
düşünüyorum. Birincisi, çok fazla kaliteli oyuncuya sahip olmasıydı. Ne saçma sebep değil mi? Ama
Fenerbahçe iseniz değil. Erol Hoca kesin bir ilk 11 ortaya koyamayarak hem oyununu iyileştiremedi
hem de sürekli oynayamayan oyuncularının performanslarını düşürdü. İkinci nedense, Gustavo’nun
fiziksel olarak oynayabileceği bütün maçlarda 11 çıkmasıydı. Evet, Gustavo Fenerbahçe’nin bu sezonki
en iyi 2-3 oyuncusundan biri. Asla inkar edemeyiz. Fakat takımın en büyük sıkıntısı gol yollarında
etkisiz olmakken takımın defansif orta saha oyuncusunu kesmek alınması gereken bir riskti. Emre
Belözoğlu’ndan alıntı yapmak gerekirsek “En büyük risk, risk almamaktır.”
Muhittin Zengin